
Geçen hafta sonlarından birinde kahvaltı sonrası kalktım, şehrin gitmediğim yerlerine gittim. Unkapanı’nın ilerisine, Bozdoğan’a geldim.
Arabayla, otobüsle geçerken gördüğüm bir yapı vardı burada. Taşlardan oluşmuş bir kemer. Ama ne işe yaradığını hiç düşünmemiştim. Eh, kukla aklı işte, bazen bakıyorum ama görmüyorum. Burası bir su kemeriymiş meğer. Bozdoğan Su Kemeri. Ya da dünyada bilinen adıyla Valens Su Kemeri.
Dördüncü yüzyılda yaptırılmış bu kemer. Ve ortaçağda bu bölgenin su ihtiyaçlarını karşılıyormuş. Yani bu kemerin üzerinden sular akıyormuş. Başlangıç yeri Kağıthane civarındaymış ve burası da son noktasıymış. Uzunluğu da 250 kilometreyi buluyormuş. Baya baya tarih yani, İstanbul çok acayip bir şehir!
Tabi ben bunu tam da bu fotoğrafı çektiğim yerde araştırdım, öğrendim. Yani yolun ortasında! Ben yaptım, siz yapmayın. Kaldırımda durun akıllı akıllı, arabalar vızır vızır!